Devletin Teknolojisi Halkın Tekniği Lütfi Bergen

Devletin Teknolojisi Halkın Tekniği

Azgelişmişlik Üstünlüktür paradigması, 1996 yılındaki ilk baskısında teknoloji eleştirisini aşacak bir teori geliştirmekten ziyade “(Ey mü'minler, kâfirlere ve zalim düzenlere karşı) Sakın gevşeklik göstermeyin, üzüntüye...
Stokta var
Kargo Ücreti: 45,00 TL
indirimli
87,50TL
Taksitli fiyat: 9 x 11,13TL
9786058029378
1164852
Devletin Teknolojisi Halkın Tekniği
Devletin Teknolojisi Halkın Tekniği
87.50

Azgelişmişlik Üstünlüktür paradigması, 1996 yılındaki ilk baskısında teknoloji eleştirisini aşacak bir teori geliştirmekten ziyade “(Ey mü'minler, kâfirlere ve zalim düzenlere karşı) Sakın gevşeklik göstermeyin, üzüntüye düşmeyin. Eğer inanıyorsanız (sonunda) galip ve üstün gelecek olan sizsiniz.” (3 Al-i İmran, 139) ayetinin muhtevasını gözeterek Osmanlı'nın yenileşme döneminden itibaren aydınları saran “geri kalmışlık kompleksi”ni yenmek üzere kaleme alınmıştır. Bu paradigma 2015'ten sonra teknolojinin devlete, tekniğin ise millete ait bir karakter olduğu fikrini ifade ederek kendisini yenilemiştir. Devlet “makasıd-ı hamse” denilen gayelere (din, akıl, can, mal, nesil emniyetine) yönelmeye zorunludur. Bu paradigma, devlet hayatı ile millet hayatını birbirinden ayırmakta, devleti milletin “aleti” ve “silahı” olarak tanımlamakta, devletin “fıkıhla” sınırlandırılması gerektiği fikrini temellendirmektedir.



(Tanıtım Bülteninden)


Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786058029378
Boyut:
13,5 x 20
Sayfa Sayısı:
208
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategoriler:

Azgelişmişlik Üstünlüktür paradigması, 1996 yılındaki ilk baskısında teknoloji eleştirisini aşacak bir teori geliştirmekten ziyade “(Ey mü'minler, kâfirlere ve zalim düzenlere karşı) Sakın gevşeklik göstermeyin, üzüntüye düşmeyin. Eğer inanıyorsanız (sonunda) galip ve üstün gelecek olan sizsiniz.” (3 Al-i İmran, 139) ayetinin muhtevasını gözeterek Osmanlı'nın yenileşme döneminden itibaren aydınları saran “geri kalmışlık kompleksi”ni yenmek üzere kaleme alınmıştır. Bu paradigma 2015'ten sonra teknolojinin devlete, tekniğin ise millete ait bir karakter olduğu fikrini ifade ederek kendisini yenilemiştir. Devlet “makasıd-ı hamse” denilen gayelere (din, akıl, can, mal, nesil emniyetine) yönelmeye zorunludur. Bu paradigma, devlet hayatı ile millet hayatını birbirinden ayırmakta, devleti milletin “aleti” ve “silahı” olarak tanımlamakta, devletin “fıkıhla” sınırlandırılması gerektiği fikrini temellendirmektedir.



(Tanıtım Bülteninden)


Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat