Marf Orfası Zion Lacroix

Marf Orfası

Brüksel Chaheroi Havaalanı'nda, masaları pek de temiz olmayan bir kafede portakal suyumu yudumluyorum. Tadı maalesef yavan, fazlasıyla posalı. Yanımdan melez bir bebeğin zırlaması sekiyor. Salyalı yumruklarını siliyor oturduğum kırmızı...
Stokta var
Kargo Ücreti: 45,00 TL
indirimli
66,60TL
Taksitli fiyat: 9 x 8,47TL
9786057227850
1257604
Marf Orfası
Marf Orfası
66.60

Brüksel Chaheroi Havaalanı'nda, masaları pek de temiz olmayan bir kafede portakal suyumu yudumluyorum. Tadı maalesef yavan, fazlasıyla posalı. Yanımdan melez bir bebeğin zırlaması sekiyor. Salyalı yumruklarını siliyor oturduğum kırmızı koltuğun suni döşemesine. Annesiyle istemsizce göz göze gelip suratındaki samimiyetsiz “tebessüm” beklentisini elimin tersiyle ardıma itiyorum.


Ucağımın kalkmasına hala iki saatten fazla var ve benimse etrafımdaki insanların konuştuklarına kulak misafiri olmaktan başka bir işim yok. “Lütfen! En azından deneyelim!” diye yalvarıyor ötemdeki kızcağız, alnı terli sevgilisinin nemli ellerini tutarak. O yana fırlatıp bakışlarımı, kendime pay çıkarmak istiyorum aşklarından. İzlediklerimle düşündüklerim örtüşmüyor. Kafam makamında değil biliyorum. O an beynimin rutubetli boşluğunda bir şimşek çakıyor ve kuvveti tüm bedenimi sarsınca, bir an için aydınlandığımı sanıyorum. Boynumdan yüzüme tırmanan merak, bana varlığımı sorgulatıyor. Kendimi ortadan ikiye bölmek istiyorum.


Sahi, denesem ne olur? Bu defa, işin başına gerçekten bitirmek için otursam, bir şey değişir mi hayatımda? Bunca sene yüzüstü bıraktıklarımdan, ardıma bakmadan kaçtıklarımdan ya da hevesimi alıp terk ettiklerimden ne fayda gördüm?


Kendime çokça sözler verdim.



(Tanıtım Bülteninden)


Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786057227850
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023
Kapak Türü:
İnce Kapak
Dili:
Türkçe
Kategoriler:

Brüksel Chaheroi Havaalanı'nda, masaları pek de temiz olmayan bir kafede portakal suyumu yudumluyorum. Tadı maalesef yavan, fazlasıyla posalı. Yanımdan melez bir bebeğin zırlaması sekiyor. Salyalı yumruklarını siliyor oturduğum kırmızı koltuğun suni döşemesine. Annesiyle istemsizce göz göze gelip suratındaki samimiyetsiz “tebessüm” beklentisini elimin tersiyle ardıma itiyorum.


Ucağımın kalkmasına hala iki saatten fazla var ve benimse etrafımdaki insanların konuştuklarına kulak misafiri olmaktan başka bir işim yok. “Lütfen! En azından deneyelim!” diye yalvarıyor ötemdeki kızcağız, alnı terli sevgilisinin nemli ellerini tutarak. O yana fırlatıp bakışlarımı, kendime pay çıkarmak istiyorum aşklarından. İzlediklerimle düşündüklerim örtüşmüyor. Kafam makamında değil biliyorum. O an beynimin rutubetli boşluğunda bir şimşek çakıyor ve kuvveti tüm bedenimi sarsınca, bir an için aydınlandığımı sanıyorum. Boynumdan yüzüme tırmanan merak, bana varlığımı sorgulatıyor. Kendimi ortadan ikiye bölmek istiyorum.


Sahi, denesem ne olur? Bu defa, işin başına gerçekten bitirmek için otursam, bir şey değişir mi hayatımda? Bunca sene yüzüstü bıraktıklarımdan, ardıma bakmadan kaçtıklarımdan ya da hevesimi alıp terk ettiklerimden ne fayda gördüm?


Kendime çokça sözler verdim.



(Tanıtım Bülteninden)


Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat