Sara Sızlayan Öyküler Veli Bayrak

Sara Sızlayan Öyküler

“O günden sonra da zâten yoksulluğun bu kadar yaygın olduğu bir dünyada utanılacak bir şey varsa onun da varsıllık olduğunu düşünerek başka da utanacak bir şeyim olmamıştı.”“Şimdi, Tuzluçayır Natoyolu'nda bir bir yıkılırken...
Stokta var
Kargo Ücreti: 45,00 TL
indirimli
66,50TL
Taksitli fiyat: 9 x 8,46TL
9786052496954
1053548
Sara Sızlayan Öyküler
Sara Sızlayan Öyküler
66.50

“O günden sonra da zâten yoksulluğun bu kadar yaygın olduğu bir dünyada utanılacak bir şey varsa onun da varsıllık olduğunu düşünerek başka da utanacak bir şeyim olmamıştı.”


“Şimdi, Tuzluçayır Natoyolu'nda bir bir yıkılırken gecekondular kanıyor da yürek yarası. Yıkılan gecekondumuzun temelinden çıktı babamın sıva yaparken kullandığı tahta malası.”


“Sandalyeyi kendi ayaklarıyla devirdi Hüseyin. Cezâevi oluklarına saklanan kuşlar başında uçuştular son nefesini verene kadar. Koğuşun camından arkadaşları göz yaşı içinde seyrettiler onu. Son isteğiydi öldüğünde omzuna sığmayan paltosunun üzerine örtülmesi. Öyle de yaptılar.”


“İkimiz de kırmızı giyeceğiz oğul. Bulursak bir de güvercin uçuracağız. Şimdilik hoşçakal oğlum. Canımın içi, ciğerimin baş köşesi. Gözlerinden öperim.”


“Hastâne kantininde yemek yedikten sonra yine bir taksiye binip terminale götürdüm onları. Otobüs ücretini vermek istedim ama kabul etmedi Sarı İbrâhim: “Bizim durumumuz iyidir, zayıf tarafımız hastalığadır.” dedi.”



(Tanıtım Bülteninden)


Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786052496954
Boyut:
13,5 x 21
Sayfa Sayısı:
128
Basım Yeri:
Eskişehir
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe

“O günden sonra da zâten yoksulluğun bu kadar yaygın olduğu bir dünyada utanılacak bir şey varsa onun da varsıllık olduğunu düşünerek başka da utanacak bir şeyim olmamıştı.”


“Şimdi, Tuzluçayır Natoyolu'nda bir bir yıkılırken gecekondular kanıyor da yürek yarası. Yıkılan gecekondumuzun temelinden çıktı babamın sıva yaparken kullandığı tahta malası.”


“Sandalyeyi kendi ayaklarıyla devirdi Hüseyin. Cezâevi oluklarına saklanan kuşlar başında uçuştular son nefesini verene kadar. Koğuşun camından arkadaşları göz yaşı içinde seyrettiler onu. Son isteğiydi öldüğünde omzuna sığmayan paltosunun üzerine örtülmesi. Öyle de yaptılar.”


“İkimiz de kırmızı giyeceğiz oğul. Bulursak bir de güvercin uçuracağız. Şimdilik hoşçakal oğlum. Canımın içi, ciğerimin baş köşesi. Gözlerinden öperim.”


“Hastâne kantininde yemek yedikten sonra yine bir taksiye binip terminale götürdüm onları. Otobüs ücretini vermek istedim ama kabul etmedi Sarı İbrâhim: “Bizim durumumuz iyidir, zayıf tarafımız hastalığadır.” dedi.”



(Tanıtım Bülteninden)


Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat