Semender Vedat Ali Tok

Semender Şeyh Galip Romanı

Adı Mehmed, mahlası Esad, ama bilinir adı Galib olmasına rağmen, şiirlerinde kullandığı ateş mazmununu mübalağa derecesinde kullanan bu genç şaire illaki bir mahlas gerekiyorsa Semender demek daha doğru olurdu. Semender ateşte yaşayan ve...
9786052068076
892223
Semender
Semender Şeyh Galip Romanı
70.00

Adı Mehmed, mahlası Esad, ama bilinir adı Galib olmasına rağmen, şiirlerinde kullandığı ateş mazmununu mübalağa derecesinde kullanan bu genç şaire illaki bir mahlas gerekiyorsa Semender demek daha doğru olurdu. Semender ateşte yaşayan ve ateşten hazzeden, ateş dışında boğulan bir yaratık… Ateş topları, geminin bulunduğu yere gelmiş; buradaki suları da tutuşturmuş, biraz önce hareket ettiği kıyıya doğru ilerliyordu. Tuhaf bir durumdu, bu vakitte güneş nasıl söner, deniz nasıl yanardı? Henüz şaşkınlığı geçmemişti, ayaklarını saran, yakan bir şeylerin olduğunu hissetti. Geminin tahtaları eriyor, şeffaf, cıvık, bulaşan bir şekil alıyordu. Ayakları kaydı, düşüverdi. Olamazdı, bu gemi mumdan başka bir şey değildi. Ateş denizinde mumdan bir gemi...


Korku bütün hücrelerini sardı. Hareket etmek istedi, gayri ihtiyarî küreklere yapıştı. Kürekler de gemiden farklı değildi, üstelik ellerinde bir yanma ve yanmış mum kabartıları kaldı. Yüzme biliyordu fakat bunun şu anda hiçbir faydası yoktu. Kendini denize bıraksa daha kötü olacaktı. Mumdan gemi erimeye, deniz yanmaya devam etti…



(Tanıtım Bülteninden)



Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786052068076
Boyut:
13 x 19,5
Sayfa Sayısı:
208
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2017
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe

Adı Mehmed, mahlası Esad, ama bilinir adı Galib olmasına rağmen, şiirlerinde kullandığı ateş mazmununu mübalağa derecesinde kullanan bu genç şaire illaki bir mahlas gerekiyorsa Semender demek daha doğru olurdu. Semender ateşte yaşayan ve ateşten hazzeden, ateş dışında boğulan bir yaratık… Ateş topları, geminin bulunduğu yere gelmiş; buradaki suları da tutuşturmuş, biraz önce hareket ettiği kıyıya doğru ilerliyordu. Tuhaf bir durumdu, bu vakitte güneş nasıl söner, deniz nasıl yanardı? Henüz şaşkınlığı geçmemişti, ayaklarını saran, yakan bir şeylerin olduğunu hissetti. Geminin tahtaları eriyor, şeffaf, cıvık, bulaşan bir şekil alıyordu. Ayakları kaydı, düşüverdi. Olamazdı, bu gemi mumdan başka bir şey değildi. Ateş denizinde mumdan bir gemi...


Korku bütün hücrelerini sardı. Hareket etmek istedi, gayri ihtiyarî küreklere yapıştı. Kürekler de gemiden farklı değildi, üstelik ellerinde bir yanma ve yanmış mum kabartıları kaldı. Yüzme biliyordu fakat bunun şu anda hiçbir faydası yoktu. Kendini denize bıraksa daha kötü olacaktı. Mumdan gemi erimeye, deniz yanmaya devam etti…



(Tanıtım Bülteninden)



Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat