Yaşam Meleği

Kayra'nın tek istediği sahil kenarında biraz hava almaktı. Öylece yürüyordu, ta ki karşısından gelen eli

silahlı adamları görene kadar...

Kayra karşısındakilerin ona doğru koştuğunu fark etmesiyle herkesin verebileceği gibi bir tepki vermişti. Tabii ki de kaçmıştı. Eli silahlı adamlarla baş edemezdi ki Kayra..

Bir arabanın yanından geçerken arabanın açık olmasını fark etmesiyle arabaya bindi ve koltukların arasına oturdu. Dizlerini kendine çekip öylece gitmelerini bekledi. Fark etmemişlerdi Kayra'yı ve hâlâ koşmaya devam etmişlerdi. Ayak seslerinin uzaklaştığını farkeden Kayra, arabadan inmeye karar verdiği esnada tekrar ayak sesleri duymasıyla olduğu yerde kalakaldı.

Ama bu sefer gelenler farklıydı. Arabanın sahibi gelmişti. Şoför, patronunun binmesi için Kayra'nın tam karşısındaki kapıyı açmasıyla Kayra'nın yanına binmiştir. Kayra ise adamın hemen ayak ucunda

oturmaktadır ve adam onu fark etmemiştir. Adam ceketini düzeltirken, Kayra'nın dikkatini bir şey çeker. O da adamın belindeki silahtır.

İşte orada kesişmişti Miraç Ege ile Kayra'nın hayatı. İkisi de olacaklardan habersizdi. Düşman olarak bilmişti Miraç Ege, Kayra'yı. Ama zamanla aralarındaki çekime engel olamamışlardı. Ve bir süre sonra Miraç Ege için Kayra tam anlamıyla ‘Amore' olmuştu…

Yani ciddi ciddi Kayra yağmurdan kaçarken Miraç Ege'nin dolusuna tutulmuştu o an…

(Tanıtım Bülteninden)