Sis Sinan Aydın

Sis Hikayeler

Hattab'ın kardeşi, Beyt-i Makdis'in duvarı dibine oturmuştu. Akrep ve yılan yatağı kayalıkları, köpürüp azmış ırmakları, inleri önünde kurtların uluduğu ıssız dağları aşıp gelmişti buraya. Aklından neler geçtiğini kim...
9789757016564
1000317
Sis
Sis Hikayeler
2.59

Hattab'ın kardeşi, Beyt-i Makdis'in duvarı dibine oturmuştu. Akrep ve yılan yatağı kayalıkları, köpürüp azmış ırmakları, inleri önünde kurtların uluduğu ıssız dağları aşıp gelmişti buraya. Aklından neler geçtiğini kim bilebilir? Fakat ben, yanaklarından sakalına doğru süzülen gözyaşlarını gördüm. Kocaman adam, öksüz bir çocuk gibi ağlıyordu.
İsrailoğullarından siyah cüppeli ve asık yüzlü bir haham onun ağladığını gördü, fakat hiçbir şey görmemiş gibi çekip gitti yanından. Koltuğu altına sıkıştırdığı kocaman tabletlerde “İşte benden sana miras olmak üzere milletleri, mülkün olmak üzere yeryüzünün uçlarını vereceğim. Onları demir çomakla kıracaksın, bir çömlekçi gibi onları parçalayacaksın!...“ yazılıydı.
Hattab'ın kardeşi birden ayağa fırladı. “Durun!“ diye bağırdı, “Görmüyor musunuz, daha çocuk o!...“
Ellerindeki demir çomaklarla, ayakları dibine kıvrılan çocuğa hızla vuran adamlar ter ter baktılar sesin sahibine.

Kitabın Özellikleri
Stok Kodu:
9789757016564
Boyut:
13.50x19.50
Sayfa Sayısı:
128
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2005-07
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategoriler:

Hattab'ın kardeşi, Beyt-i Makdis'in duvarı dibine oturmuştu. Akrep ve yılan yatağı kayalıkları, köpürüp azmış ırmakları, inleri önünde kurtların uluduğu ıssız dağları aşıp gelmişti buraya. Aklından neler geçtiğini kim bilebilir? Fakat ben, yanaklarından sakalına doğru süzülen gözyaşlarını gördüm. Kocaman adam, öksüz bir çocuk gibi ağlıyordu.
İsrailoğullarından siyah cüppeli ve asık yüzlü bir haham onun ağladığını gördü, fakat hiçbir şey görmemiş gibi çekip gitti yanından. Koltuğu altına sıkıştırdığı kocaman tabletlerde “İşte benden sana miras olmak üzere milletleri, mülkün olmak üzere yeryüzünün uçlarını vereceğim. Onları demir çomakla kıracaksın, bir çömlekçi gibi onları parçalayacaksın!...“ yazılıydı.
Hattab'ın kardeşi birden ayağa fırladı. “Durun!“ diye bağırdı, “Görmüyor musunuz, daha çocuk o!...“
Ellerindeki demir çomaklarla, ayakları dibine kıvrılan çocuğa hızla vuran adamlar ter ter baktılar sesin sahibine.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat