Son Yazgı - Bir Çukurova Öyküsü Şehnaz Akkoç

Son Yazgı - Bir Çukurova Öyküsü

Akşam yemeğinden sonra bahçeye tekrar göz gezdirmek için dışarı çıkacaktım. O sırada kapının çalındığını fark ederek ceketimi giyip kapıyı açtım. Işığın biraz gerisinde yüzüne gölge düşmüş bir kadın duruyordu....
Stokta var
Kargo Ücreti: 45,00 TL
indirimli
88,20TL
Taksitli fiyat: 9 x 11,22TL
9786258407587
1227778
Son Yazgı - Bir Çukurova Öyküsü
Son Yazgı - Bir Çukurova Öyküsü
88.20

Akşam yemeğinden sonra bahçeye tekrar göz gezdirmek için dışarı çıkacaktım. O sırada kapının çalındığını fark ederek ceketimi giyip kapıyı açtım. Işığın biraz gerisinde yüzüne gölge düşmüş bir kadın duruyordu. Başında, çenesinin altından bağladığı küçük bir eşarp olan bu kadın, ışığa doğru biraz daha yaklaştığında, yüz hatları belli belirsiz oluyor, hatırlarımda sis perdesinin ardında duran birini hatırlatıyordu. Kadın, attığı adımlarıyla bana doğru iyice yaklaştı. Gözlerindeki buğudan tanımıştım. Bu genç kadın, gözlerine baktığımda, içimde bitmediğini anladığım gizli matemin sahibiydi. Dizlerim müthiş bir şekilde titremeye başlamış, bedenimin artan sıcaklığıyla göğsümde oluşan sancı, aldığım her bir nefesi perişan etmişti. Oysaki matemini çoktan tutmuş, onu kalbimde en derinlere gömmüştüm. Asla hatırlamamak üzere geçmiş anılarımı bir bir terk etmiştim. Şimdi birlikte yürüdüğümüz yollarda, üzerimize doğru savrulan portakal çiçeklerinin kokusu burnuma değmez mi? Birbirimize verdiğimiz sözlerin içinden geçen her bir kelime içimdeki yangıyı tekrar harlamaz mı? Peki, ya Süreyya?



(Tanıtım Bülteninden)


Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786258407587
Boyut:
13,5 x 19,5
Sayfa Sayısı:
278
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022
Kapak Türü:
İnce Kapak
Dili:
Türkçe

Akşam yemeğinden sonra bahçeye tekrar göz gezdirmek için dışarı çıkacaktım. O sırada kapının çalındığını fark ederek ceketimi giyip kapıyı açtım. Işığın biraz gerisinde yüzüne gölge düşmüş bir kadın duruyordu. Başında, çenesinin altından bağladığı küçük bir eşarp olan bu kadın, ışığa doğru biraz daha yaklaştığında, yüz hatları belli belirsiz oluyor, hatırlarımda sis perdesinin ardında duran birini hatırlatıyordu. Kadın, attığı adımlarıyla bana doğru iyice yaklaştı. Gözlerindeki buğudan tanımıştım. Bu genç kadın, gözlerine baktığımda, içimde bitmediğini anladığım gizli matemin sahibiydi. Dizlerim müthiş bir şekilde titremeye başlamış, bedenimin artan sıcaklığıyla göğsümde oluşan sancı, aldığım her bir nefesi perişan etmişti. Oysaki matemini çoktan tutmuş, onu kalbimde en derinlere gömmüştüm. Asla hatırlamamak üzere geçmiş anılarımı bir bir terk etmiştim. Şimdi birlikte yürüdüğümüz yollarda, üzerimize doğru savrulan portakal çiçeklerinin kokusu burnuma değmez mi? Birbirimize verdiğimiz sözlerin içinden geçen her bir kelime içimdeki yangıyı tekrar harlamaz mı? Peki, ya Süreyya?



(Tanıtım Bülteninden)


Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat