S/Özçekim Rıza Aslan

Sözçekim

“O, babamın en yakın arkadaşı, en yakın dostuydu. Hani, nefes arkadaşı derler ya işte oydu. Babam yıllarca ona hiç toz kondurmamıştı. Birgün olsun birbirlerini kırmamış, eleştirmemişlerdi bile…Babam müzik dinlemeye bayılıyordu....
Stokta var
Kargo Ücreti: 45,00 TL
indirimli
13,61TL
Taksitli fiyat: 9 x 1,73TL
9786052192313
915082
Sözçekim
Sözçekim
13.61

“O, babamın en yakın arkadaşı, en yakın dostuydu. Hani, nefes arkadaşı derler ya işte oydu. Babam yıllarca ona hiç toz kondurmamıştı. Birgün olsun birbirlerini kırmamış, eleştirmemişlerdi bile…



Babam müzik dinlemeye bayılıyordu. Ya o, o tam bir müzik tutkunuydu. Dinlendiğini hissettikçe ardı ardına söylerdi şarkıları, türküleri. Hem de öyle bir söylerdi ki hangi makamda olursa olsun en küçük bir hata yapmadan söylerdi. Bilmediği şarkı, türkü yoktu. Babam onu dinlerken öyle mutlu olurdu ki.



… Hele sevdiği Gesi Bağları'nı söylerken.



Dalga dalgaydı. Onları hep istasyon istasyon gezerken anımsıyorum. Kıbrıs, Sofya, Moskova, Almanya, İzmir, Ankara, Diyarbakır, dolaşır dururlar, birbirlerinden hiç ayrılmazlardı. Gece ya da gündüz hangi saatte olursa olsun hep yan yanaydılar. O en iyi dostu, yaşam arkadaşı, yaşama sevinciydi. Evinin boşluğunu onun sesi dolduruyordu. Yıllar sürdü bu birliktelik, bu arkadaşlık. Hiç ayrılmadılar. Babam hasta olduğunda o hep başucundaydı. Yine şarkılar, türküler söylüyordu kısık sesiyle. Babam son nefesini verdiğinde onun da içindeki ışıklar söndü. Bir daha da hiç yanmadı. Babamın tek kankasıydı. Adı SİNKA'ydı. Lambalı bir radyoydu. Babamın öldüğü gün o da kendini ahşap kasasına gömdü.”





(Tanıtım Bülteninden)






Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786052192313
Boyut:
13,5 x 21
Sayfa Sayısı:
80
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategoriler:

“O, babamın en yakın arkadaşı, en yakın dostuydu. Hani, nefes arkadaşı derler ya işte oydu. Babam yıllarca ona hiç toz kondurmamıştı. Birgün olsun birbirlerini kırmamış, eleştirmemişlerdi bile…



Babam müzik dinlemeye bayılıyordu. Ya o, o tam bir müzik tutkunuydu. Dinlendiğini hissettikçe ardı ardına söylerdi şarkıları, türküleri. Hem de öyle bir söylerdi ki hangi makamda olursa olsun en küçük bir hata yapmadan söylerdi. Bilmediği şarkı, türkü yoktu. Babam onu dinlerken öyle mutlu olurdu ki.



… Hele sevdiği Gesi Bağları'nı söylerken.



Dalga dalgaydı. Onları hep istasyon istasyon gezerken anımsıyorum. Kıbrıs, Sofya, Moskova, Almanya, İzmir, Ankara, Diyarbakır, dolaşır dururlar, birbirlerinden hiç ayrılmazlardı. Gece ya da gündüz hangi saatte olursa olsun hep yan yanaydılar. O en iyi dostu, yaşam arkadaşı, yaşama sevinciydi. Evinin boşluğunu onun sesi dolduruyordu. Yıllar sürdü bu birliktelik, bu arkadaşlık. Hiç ayrılmadılar. Babam hasta olduğunda o hep başucundaydı. Yine şarkılar, türküler söylüyordu kısık sesiyle. Babam son nefesini verdiğinde onun da içindeki ışıklar söndü. Bir daha da hiç yanmadı. Babamın tek kankasıydı. Adı SİNKA'ydı. Lambalı bir radyoydu. Babamın öldüğü gün o da kendini ahşap kasasına gömdü.”





(Tanıtım Bülteninden)






Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat