Metal Çubukların Dansı Recep Seyhan

Metal Çubukların Dansı

Destansı ve çoklu anlatımı ile hikâyede kendisine farklı bir yer edinen Recep Seyhan, bu kitaptaki öykülerde bireyin evrensel tarihinden kesitler sunuyor; okuyucu, öykülerin anlatıcıları ile insan ruhunun dehlizlerinde gizemli yolculuklara...
9786059241861
862500
Metal Çubukların Dansı
Metal Çubukların Dansı
44.20

Destansı ve çoklu anlatımı ile hikâyede kendisine farklı bir yer edinen Recep Seyhan, bu kitaptaki öykülerde bireyin evrensel tarihinden kesitler sunuyor; okuyucu, öykülerin anlatıcıları ile insan ruhunun dehlizlerinde gizemli yolculuklara çıkıyor…

Kitapta ayrı bir bölüm olan Dağ Öyküleri'nde tabiatı keşfe çıkan okuyucu, beklenmedik şekilde, çizilen atmosferin 15 Temmuz'uyla karşılaşıyor…

"Burada baharın gelip gelmediğini anlayamıyorum, kuşlar da yok ki onlardan öğrensem. Beni köye bırakıp gelsen olmaz mı oğul?" dedi tekrar kadın.

Derken bahar geliyordu. Dizleri baharın gelişini haber verince perdeler bulutsuz bir gökyüzü olurdu, perdelerin yaprağa benzeyen desenleri yeşerirdi; hatta oradaki oylumlardan bahçenin kapısını da görebilirdi, hep kaybolan makas birden bulunurdu sonra, elindeki yumaklar tomurcuklanırdı, bugün dünle eşleşirdi. Böyle zamanlarda kadını kimse tutamazdı artık şehirde.
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 144

Baskı Yılı: 2016


Dili: Türkçe
Yayınevi: Bilge Kültür Sanat
Kitabın Özellikleri
Stok Kodu:
9786059241861
Boyut:
12.50x19.50
Sayfa Sayısı:
144
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2016
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategoriler:

Destansı ve çoklu anlatımı ile hikâyede kendisine farklı bir yer edinen Recep Seyhan, bu kitaptaki öykülerde bireyin evrensel tarihinden kesitler sunuyor; okuyucu, öykülerin anlatıcıları ile insan ruhunun dehlizlerinde gizemli yolculuklara çıkıyor…

Kitapta ayrı bir bölüm olan Dağ Öyküleri'nde tabiatı keşfe çıkan okuyucu, beklenmedik şekilde, çizilen atmosferin 15 Temmuz'uyla karşılaşıyor…

"Burada baharın gelip gelmediğini anlayamıyorum, kuşlar da yok ki onlardan öğrensem. Beni köye bırakıp gelsen olmaz mı oğul?" dedi tekrar kadın.

Derken bahar geliyordu. Dizleri baharın gelişini haber verince perdeler bulutsuz bir gökyüzü olurdu, perdelerin yaprağa benzeyen desenleri yeşerirdi; hatta oradaki oylumlardan bahçenin kapısını da görebilirdi, hep kaybolan makas birden bulunurdu sonra, elindeki yumaklar tomurcuklanırdı, bugün dünle eşleşirdi. Böyle zamanlarda kadını kimse tutamazdı artık şehirde.
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 144

Baskı Yılı: 2016


Dili: Türkçe
Yayınevi: Bilge Kültür Sanat
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat