Onuncu Ay Ayla Burçin Kahraman

Onuncu Ay

Istaka sesleri, çeperi yosunlu kuyular, gül kokusuyla günahları dökülen mevtalar, senfonisini kafasında taşıyanlar, hasretle çalınan klarnetler, yük hâline gelen emanetler, bitmeyen öyküler ve beklenmedik sonlar.İlk öykü kitabı Onuncu...
9786052650752
1248341
Onuncu Ay
Onuncu Ay
82.50

Istaka sesleri, çeperi yosunlu kuyular, gül kokusuyla günahları dökülen mevtalar, senfonisini kafasında taşıyanlar, hasretle çalınan klarnetler, yük hâline gelen emanetler, bitmeyen öyküler ve beklenmedik sonlar.

İlk öykü kitabı Onuncu Ay ile okura merhaba diyen Ayla Burçin Kahraman, insanı anlamayı en az anlatmak kadar ciddiye alıyor. Perdeleri aralayan, gizleri didikleyen, hakikatlere uzanan öykülerini titiz bir dille okura sunuyor. Onuncu Ay sadece harekete değil, bedenin hafızasına da kıymet veren bir anlatıcının izini sürmek isteyenler için önemli bir imkân.

“Rahmetli annesi geliyor aklına sonra. Bu kasılıp kalmış bedenin bir gün muhakkak düzeleceğine inanışı. Bıkmadan usanmadan, iyi gelir umuduyla dağda bayırda topladığı çeşit çeşit otlar. Aslanpençesi, çobançantası, biberiye. Gölgede kurumalı. Sararmadan. Kavrulmadan demlenmeli. Kısık ateşte, on dakika kadar. Fazlası safrayı bozar, yalnız iki tutam. Yemeklerden sonra bir su bardağı, ılık ılık.”



(Tanıtım Bülteninden)


Kitabın Özellikleri
Stok Kodu:
9786052650752
Boyut:
13,5 x 21
Sayfa Sayısı:
120
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023
Kapak Türü:
İnce Kapak
Dili:
Türkçe

Istaka sesleri, çeperi yosunlu kuyular, gül kokusuyla günahları dökülen mevtalar, senfonisini kafasında taşıyanlar, hasretle çalınan klarnetler, yük hâline gelen emanetler, bitmeyen öyküler ve beklenmedik sonlar.

İlk öykü kitabı Onuncu Ay ile okura merhaba diyen Ayla Burçin Kahraman, insanı anlamayı en az anlatmak kadar ciddiye alıyor. Perdeleri aralayan, gizleri didikleyen, hakikatlere uzanan öykülerini titiz bir dille okura sunuyor. Onuncu Ay sadece harekete değil, bedenin hafızasına da kıymet veren bir anlatıcının izini sürmek isteyenler için önemli bir imkân.

“Rahmetli annesi geliyor aklına sonra. Bu kasılıp kalmış bedenin bir gün muhakkak düzeleceğine inanışı. Bıkmadan usanmadan, iyi gelir umuduyla dağda bayırda topladığı çeşit çeşit otlar. Aslanpençesi, çobançantası, biberiye. Gölgede kurumalı. Sararmadan. Kavrulmadan demlenmeli. Kısık ateşte, on dakika kadar. Fazlası safrayı bozar, yalnız iki tutam. Yemeklerden sonra bir su bardağı, ılık ılık.”



(Tanıtım Bülteninden)


Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat