Yaşamın Kefareti Aşkın Cesareti
Merhaba arkadaşlar! Elimden geldiğince yüreğimden yüreğinize içsel yolculuk yaparak, beynimden beyninize set kurarak, sizlerle duygudaş olmaya çalışarak aşk ve yaşam hakkındaki tecrübe ve birikimlerimi kâh söyleşi havasında, kâh hayatı sorgularcasına ve ortaya çıkan soruların yanıtlarını birlikte ararcasına aktarmaya çalıştım...
Sohbet havasında gerçekleştireceğimiz bu yolculukta sizlere aşk, sevgi gibi herkesin ihtiyaç duyduğu, uğruna şarkıların bestelenip filmlerin çekildiği bu olguyla ilgili, bir nebze de olsa bilgi verebilirsem ne mutlu bana! Deneyimsel fikirlerimden bazılarını okuduğunuzda, burun kıvırabilirsiniz. Çünkü ben de gençlik yıllarımda nasihat dinlemekten hiç hazzetmezdim. Halbuki şimdi düşünüyorum da her biri bugün benim için çok kıymetli! Evet, doğrular izafîdir, kişiden kişiye farklılık gösterir; fakat bazı konulardaysa doğru tektir. Aşk ve hayatı irdelerken yaşam ve yaşamın içinde olan birçok kavramı da tek tek birlikte ele alacağız. Anne babanın çocuk yetiştirme hususundaki bilinci çok önemlidir. Çocuğun kişiliği sıfır altı yaş arasında şekillenir, sonrasında ufak tefek sosyal çevre aracılığıyla katkılar olur. Fransız düşünür Jean Jack Reusso: "Çocuklar iyilik ve güzelliğin timsalidir, onları kirleten çevresidir. İlk çevre olma bakımından da aile önemlidir."demiştir; yani kişiliğiniz anne babanızın insiyatîfindedir.
Öyle zamanlar olur ki "seni ben yaptım" cümlesiyle başınıza kakınç yaparcasına hissedersiniz. Şunu unutmamak gerek, çocuğun yetiştirilmesinde annenin rolü daima babadan çok daha fazladır. Bir başka deyişle, anne ne kadar eğitimli olursa, çocuklar da o denli sağlıklı kişiliklere sahip olur. Çocuk olmak her zaman evin dışında çok güzel, evin içindeyse bazen güzeldir; çünkü arada bir gereksiz otorite ve yaptırımlar sıkıcı hale gelebilir. Hatta ailenizin "fikirlerinle beraber her şeyin bizim" felsefesine yaslandırılan düşünce ve davranış doğrultusundaki yaklaşımlarının olduğu zamanlar dahi olabilir.
Nihayetinde, ortalama elli yıl kadar onlar size emek verecek eğrisiyle, doğrusuyla... Geri kalan elli yıl ise, siz onları mutlu etmeye çalışacaksınız!:)
(Tanıtım Bülteninden)
Merhaba arkadaşlar! Elimden geldiğince yüreğimden yüreğinize içsel yolculuk yaparak, beynimden beyninize set kurarak, sizlerle duygudaş olmaya çalışarak aşk ve yaşam hakkındaki tecrübe ve birikimlerimi kâh söyleşi havasında, kâh hayatı sorgularcasına ve ortaya çıkan soruların yanıtlarını birlikte ararcasına aktarmaya çalıştım...
Sohbet havasında gerçekleştireceğimiz bu yolculukta sizlere aşk, sevgi gibi herkesin ihtiyaç duyduğu, uğruna şarkıların bestelenip filmlerin çekildiği bu olguyla ilgili, bir nebze de olsa bilgi verebilirsem ne mutlu bana! Deneyimsel fikirlerimden bazılarını okuduğunuzda, burun kıvırabilirsiniz. Çünkü ben de gençlik yıllarımda nasihat dinlemekten hiç hazzetmezdim. Halbuki şimdi düşünüyorum da her biri bugün benim için çok kıymetli! Evet, doğrular izafîdir, kişiden kişiye farklılık gösterir; fakat bazı konulardaysa doğru tektir. Aşk ve hayatı irdelerken yaşam ve yaşamın içinde olan birçok kavramı da tek tek birlikte ele alacağız. Anne babanın çocuk yetiştirme hususundaki bilinci çok önemlidir. Çocuğun kişiliği sıfır altı yaş arasında şekillenir, sonrasında ufak tefek sosyal çevre aracılığıyla katkılar olur. Fransız düşünür Jean Jack Reusso: "Çocuklar iyilik ve güzelliğin timsalidir, onları kirleten çevresidir. İlk çevre olma bakımından da aile önemlidir."demiştir; yani kişiliğiniz anne babanızın insiyatîfindedir.
Öyle zamanlar olur ki "seni ben yaptım" cümlesiyle başınıza kakınç yaparcasına hissedersiniz. Şunu unutmamak gerek, çocuğun yetiştirilmesinde annenin rolü daima babadan çok daha fazladır. Bir başka deyişle, anne ne kadar eğitimli olursa, çocuklar da o denli sağlıklı kişiliklere sahip olur. Çocuk olmak her zaman evin dışında çok güzel, evin içindeyse bazen güzeldir; çünkü arada bir gereksiz otorite ve yaptırımlar sıkıcı hale gelebilir. Hatta ailenizin "fikirlerinle beraber her şeyin bizim" felsefesine yaslandırılan düşünce ve davranış doğrultusundaki yaklaşımlarının olduğu zamanlar dahi olabilir.
Nihayetinde, ortalama elli yıl kadar onlar size emek verecek eğrisiyle, doğrusuyla... Geri kalan elli yıl ise, siz onları mutlu etmeye çalışacaksınız!:)
(Tanıtım Bülteninden)
