Otlakçı - Türk Klasikleri Dizisi Memduh Şevket Esandal

Otlakçı

“İnsanlara bakmasını da biliyordu. Kahvelerde tavla oynayan kendi halinde gözükenleri, pansiyonlardaki ilgiye layık görülmeyen kişileri merak ediyordu. Etrafında kaynasan insanlar içinden onun mevkiinde olanların yalnız icap ettiği,...
Stokta var
Kargo Ücreti: 60,00 TL
indirimli
62,40TL
Taksitli fiyat: 9 x 8,18TL
Havale/EFT ile: 61,15TL
9786053035930
1248844
Otlakçı
Otlakçı
62.40

“İnsanlara bakmasını da biliyordu. Kahvelerde tavla oynayan kendi halinde gözükenleri, pansiyonlardaki ilgiye layık görülmeyen kişileri merak ediyordu. Etrafında kaynasan insanlar içinden onun mevkiinde olanların yalnız icap ettiği, zaruri olduğu zaman sahte bir önem verdiklerine canla, zevkle, merakla bakıyor; onların yasayışından hikâyeler yapıyor, bize sunuyordu…

Ondan bize güzel bir roman, güzel hikâyeler kaldı çocuklar. Mebusluklar, siyaset oyunları günü, hali doldurur, oyalandırır belki. Böbürlendirir insanı. Ama ölünce tarihe, hiç sevmediğim tarihe bile mal olmazlar.” (Sait Faik Abasıyanık)

“Hikâyelerindeki kişilerle konuşurken, sanki vaktiyle tanıyormuş da, öylece yazmış sanılırdı. Halbuki hiçbirini tanımadığını; hikâyecinin gördüğü kişileri değil, ele aldığı kişilikleri yazmaya çalışması gerektiğini, kendisinin sanatçı olmadığını eklemeyi de unutmayarak, söylerdi. Bir dostundan söz açmış gibi gülerek, muhabbetle onlardan konuşurdu.” (Cahit Külebi)

Kitabın Özellikleri
Stok Kodu:
9786053035930
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
80
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategoriler:

“İnsanlara bakmasını da biliyordu. Kahvelerde tavla oynayan kendi halinde gözükenleri, pansiyonlardaki ilgiye layık görülmeyen kişileri merak ediyordu. Etrafında kaynasan insanlar içinden onun mevkiinde olanların yalnız icap ettiği, zaruri olduğu zaman sahte bir önem verdiklerine canla, zevkle, merakla bakıyor; onların yasayışından hikâyeler yapıyor, bize sunuyordu…

Ondan bize güzel bir roman, güzel hikâyeler kaldı çocuklar. Mebusluklar, siyaset oyunları günü, hali doldurur, oyalandırır belki. Böbürlendirir insanı. Ama ölünce tarihe, hiç sevmediğim tarihe bile mal olmazlar.” (Sait Faik Abasıyanık)

“Hikâyelerindeki kişilerle konuşurken, sanki vaktiyle tanıyormuş da, öylece yazmış sanılırdı. Halbuki hiçbirini tanımadığını; hikâyecinin gördüğü kişileri değil, ele aldığı kişilikleri yazmaya çalışması gerektiğini, kendisinin sanatçı olmadığını eklemeyi de unutmayarak, söylerdi. Bir dostundan söz açmış gibi gülerek, muhabbetle onlardan konuşurdu.” (Cahit Külebi)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat