Mor Göğüslü Güvercin - Bir Süveyda Güvercini
Dalından kopuşların, hüzünlü ayrılışların ve yalnız kalışların mevsimiydi zaten sonbahar. Yaprak dökümü, bağ bozumu ve hazan mevsimi de derlerdi ona. Bu mevsimde ağaçlar, kurumaya yüz tutmuş seyrek yapraklı dallarıyla yoksul sokak...
9786258440959
1247953
https://www.kitapzen.com/mehmet-tekten/mor-goguslu-guvercin-bir-suveyda-guvercini.htm
Mor Göğüslü Güvercin - Bir Süveyda Güvercini
52.50
Dalından kopuşların, hüzünlü ayrılışların ve yalnız kalışların mevsimiydi zaten sonbahar. Yaprak dökümü, bağ bozumu ve hazan mevsimi de derlerdi ona. Bu mevsimde ağaçlar, kurumaya yüz tutmuş seyrek yapraklı dallarıyla yoksul sokak çocukları gibi mahzunlaşır, dua için açılmış çıplak bilekli eller gibi gökyüzüne doğru uzanırlardı. Yerlere dökülmüş yapraklarıysa, sarıya dönen yeşillerin, küflü kahverengilerin ve matlaşmış kırmızıların en açığından en koyusuna kadar bütün tonlarını önümüze serer, bir yandan da toprağa karışmak, onunla bütünleşmek ve yaşamın başka bir boyutuna geçmek için hazırlanırlardı. Yaralı gönüller bu mevsimde hüzünlenir ve ölüm en çok bu mevsimde hatırlanırdı. Yusuf da hatırladı ölümü, biraz ürpererek ama korkmadı bu sefer, hatta umutlandı bile ilk defa, bir çıkar yol, bir kurtuluş gibi görünmüştü gözüne ölüm. Derdine derman, parlak bir fikir misali düşmüştü aklına zehre bulanmış bir ilaç gibiydi aslında ölüm.
(Tanıtım Bülteninden)
Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023
Kapak Türü:
İnce Kapak
Dili:
Türkçe
Kategoriler:
Dalından kopuşların, hüzünlü ayrılışların ve yalnız kalışların mevsimiydi zaten sonbahar. Yaprak dökümü, bağ bozumu ve hazan mevsimi de derlerdi ona. Bu mevsimde ağaçlar, kurumaya yüz tutmuş seyrek yapraklı dallarıyla yoksul sokak çocukları gibi mahzunlaşır, dua için açılmış çıplak bilekli eller gibi gökyüzüne doğru uzanırlardı. Yerlere dökülmüş yapraklarıysa, sarıya dönen yeşillerin, küflü kahverengilerin ve matlaşmış kırmızıların en açığından en koyusuna kadar bütün tonlarını önümüze serer, bir yandan da toprağa karışmak, onunla bütünleşmek ve yaşamın başka bir boyutuna geçmek için hazırlanırlardı. Yaralı gönüller bu mevsimde hüzünlenir ve ölüm en çok bu mevsimde hatırlanırdı. Yusuf da hatırladı ölümü, biraz ürpererek ama korkmadı bu sefer, hatta umutlandı bile ilk defa, bir çıkar yol, bir kurtuluş gibi görünmüştü gözüne ölüm. Derdine derman, parlak bir fikir misali düşmüştü aklına zehre bulanmış bir ilaç gibiydi aslında ölüm.
(Tanıtım Bülteninden)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
