Mavi Kan Mahmut Öz

Mavi Kan

Bir kedi buyurdu ki;- yaz...- Ne yazayım?- Şu oturanların hayatını yaz.- Ben tanımıyorum ki onları?- Ben anlatayım sen yazarsın dedi ve başladı anlatmaya.Tuğba'yı, Tuğba'nın imkansız aşkını...İsmail'in imam hatip lisesinden...
9786058564893
1138717
Mavi Kan
Mavi Kan
9.03

Bir kedi buyurdu ki;

- yaz...

- Ne yazayım?

- Şu oturanların hayatını yaz.

- Ben tanımıyorum ki onları?

- Ben anlatayım sen yazarsın dedi ve başladı anlatmaya.

Tuğba'yı, Tuğba'nın imkansız aşkını...

İsmail'in imam hatip lisesinden başlayıp, ülkücülüğe uzanan dava adamı misyonun cezaevinde son buluşunu ve imkansız aşkı Nimet'i ve yüzünü hiç görmediği çocuğunu.

Anlatmaya devam etti... Feylesof'u... Onun Dev-Sol liderliğini, doktorluğunu, insanlığa hizmet etmeye kimin gönderdiğini ve Helga'nın hidayetine sebep olmasını...

Meral'ın Almanyada başlayan hayatının Alman istihbaratı ile nasıl kesiştiğini, Türkiye'ye neden gönderildiğini, Turabi baba ile başlayan mistik yolculuğu...

Turabi babanın felçli çocuğundan Üsküp'e uzanan ve cerağ olmaya varan öyküsünü...

Mavi kan... dedi... O nedir dedim şaşkınlıkla ve başladı anlatmaya...

İsmail'in dedisi olan torunu Muhammed'e aktardığı, Feylesof'a yol gösteren, Helga'yı hidayete erdiren, İsmail'i koruyan, Alevi ocaklardan Sünni dergahlarına uzanan, İnsanın Hz. Adem olmasına vesile olan mukaddes ışık, nur...

Herkesde olabilir kimsede bulunmayabilir.

Kedicik çok kafam karıştı bu kadar şeyi nasıl yazacağım dedim.

Yaşlı gözlerle baktı gözlerime çok az ömrüm kaldı ben anlatayım sen yaz dedi, secinçle yanına koştum.

Ama o vazifesini yapmış huzurlu ruhlar gibi ait oludğu ruhlar dünyasına gitmişti. Görememişti yazdığım kitabı Dünya gözü ile.

Ama o görüyordu her zaman ki gözleri ile...

- inna lillahi ve inna ileyhi raciun...

Kitabın Özellikleri
Stok Kodu:
9786058564893
Boyut:
13.50x19.50
Sayfa Sayısı:
278
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2014-07
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategoriler:

Bir kedi buyurdu ki;

- yaz...

- Ne yazayım?

- Şu oturanların hayatını yaz.

- Ben tanımıyorum ki onları?

- Ben anlatayım sen yazarsın dedi ve başladı anlatmaya.

Tuğba'yı, Tuğba'nın imkansız aşkını...

İsmail'in imam hatip lisesinden başlayıp, ülkücülüğe uzanan dava adamı misyonun cezaevinde son buluşunu ve imkansız aşkı Nimet'i ve yüzünü hiç görmediği çocuğunu.

Anlatmaya devam etti... Feylesof'u... Onun Dev-Sol liderliğini, doktorluğunu, insanlığa hizmet etmeye kimin gönderdiğini ve Helga'nın hidayetine sebep olmasını...

Meral'ın Almanyada başlayan hayatının Alman istihbaratı ile nasıl kesiştiğini, Türkiye'ye neden gönderildiğini, Turabi baba ile başlayan mistik yolculuğu...

Turabi babanın felçli çocuğundan Üsküp'e uzanan ve cerağ olmaya varan öyküsünü...

Mavi kan... dedi... O nedir dedim şaşkınlıkla ve başladı anlatmaya...

İsmail'in dedisi olan torunu Muhammed'e aktardığı, Feylesof'a yol gösteren, Helga'yı hidayete erdiren, İsmail'i koruyan, Alevi ocaklardan Sünni dergahlarına uzanan, İnsanın Hz. Adem olmasına vesile olan mukaddes ışık, nur...

Herkesde olabilir kimsede bulunmayabilir.

Kedicik çok kafam karıştı bu kadar şeyi nasıl yazacağım dedim.

Yaşlı gözlerle baktı gözlerime çok az ömrüm kaldı ben anlatayım sen yaz dedi, secinçle yanına koştum.

Ama o vazifesini yapmış huzurlu ruhlar gibi ait oludğu ruhlar dünyasına gitmişti. Görememişti yazdığım kitabı Dünya gözü ile.

Ama o görüyordu her zaman ki gözleri ile...

- inna lillahi ve inna ileyhi raciun...

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat