Kürtler: Yeryüzünün Yalınayaklıları Kadir Amaç

Kürtler: Yeryüzünün Yalınayaklıları

Milletler arasında sulh ve kardeşliğin altın vuruşunu belirleyen hak, hukuk ve adalet karinesidir.Halklar arasında hak, hukuk ve adalet karinesi devletler düzeyinde görüşülür ve uluslararası sözleşmelere bağlandıktan sonra hayata...
9786052356968
925580
Kürtler: Yeryüzünün Yalınayaklıları
Kürtler: Yeryüzünün Yalınayaklıları
13.00

Milletler arasında sulh ve kardeşliğin altın vuruşunu belirleyen hak, hukuk ve adalet karinesidir.

Halklar arasında hak, hukuk ve adalet karinesi devletler düzeyinde görüşülür ve uluslararası sözleşmelere bağlandıktan sonra hayata geçirilir.

Ancak belirtiğimiz bu siyasal teamül Kürtler için geçerli değildir. Kadim Kürt milletinin topraklarını işgal eden Müslüman devletlerin, fetihçi ve ırkçı karekteri hiç değişmemiştir.

Araplar İslam ile Kürtlerin kalbini, Farslar Kürtlerin gözünü, Türkler ise Kürtlerin ruhunu yerinden söküp aldılar.

Bu şekilde, Kürtlerin gözlerine mil çektiler, milli hafızasım yerinden söktüler, yüreğine ve zihin atlasına sömürgecilik hafızasını monte ettiler ve bu yalınayaklı milletin ülkesini, güneşsiz, aysız ve ışıksız bırakarak, onu esaret ve kölelik iklimine haps ettiler.

Dolayısıyla ne Yakup peygamberin ne Yusuf peygamberin ne İsa peygamberin ve ne de Kerbela'nın öyküsü yalınayaklı Kürt milletinin esareti kadar, acıklı ve kederlidir.

Çünkü Kürdistan milleti tutsak, elleri zincirlenmiş, demir kafese kilitlenmiş, üzgün ve perişan bir şekilde gam ve keder köşesine oturmuş ve öylece hürriyetini bekliyor.

Kitabın Özellikleri
Stok Kodu:
9786052356968
Boyut:
13.00x19.00
Sayfa Sayısı:
194
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-08
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe

Milletler arasında sulh ve kardeşliğin altın vuruşunu belirleyen hak, hukuk ve adalet karinesidir.

Halklar arasında hak, hukuk ve adalet karinesi devletler düzeyinde görüşülür ve uluslararası sözleşmelere bağlandıktan sonra hayata geçirilir.

Ancak belirtiğimiz bu siyasal teamül Kürtler için geçerli değildir. Kadim Kürt milletinin topraklarını işgal eden Müslüman devletlerin, fetihçi ve ırkçı karekteri hiç değişmemiştir.

Araplar İslam ile Kürtlerin kalbini, Farslar Kürtlerin gözünü, Türkler ise Kürtlerin ruhunu yerinden söküp aldılar.

Bu şekilde, Kürtlerin gözlerine mil çektiler, milli hafızasım yerinden söktüler, yüreğine ve zihin atlasına sömürgecilik hafızasını monte ettiler ve bu yalınayaklı milletin ülkesini, güneşsiz, aysız ve ışıksız bırakarak, onu esaret ve kölelik iklimine haps ettiler.

Dolayısıyla ne Yakup peygamberin ne Yusuf peygamberin ne İsa peygamberin ve ne de Kerbela'nın öyküsü yalınayaklı Kürt milletinin esareti kadar, acıklı ve kederlidir.

Çünkü Kürdistan milleti tutsak, elleri zincirlenmiş, demir kafese kilitlenmiş, üzgün ve perişan bir şekilde gam ve keder köşesine oturmuş ve öylece hürriyetini bekliyor.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat