Emre - Arkadaşlarım ve Ben İhsan Hökelekli

Emre-Arkadaşlarım ve Ben-Töre ve Terör Sarmalında-2 Töre ve Terör Sarmalında 2

Arka Kapak Yazısı (Tanıtım Bülteninden)Annemin; ev işine, ırgatlık tarlasına, çeşit çeşit işlere, hatta ara sıra şehre alışverişe gittiğinde yalnız kalışım bence hiç sorun değildi, ben alışmıştım yalnızlığa. Ama annemin...
Stokta var
Kargo Ücreti: 45,00 TL
indirimli
44,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 5,60TL
9786053251408
902347
Emre-Arkadaşlarım ve Ben-Töre ve Terör Sarmalında-2
Emre-Arkadaşlarım ve Ben-Töre ve Terör Sarmalında-2 Töre ve Terör Sarmalında 2
44.00

Arka Kapak Yazısı (Tanıtım Bülteninden)

Annemin; ev işine, ırgatlık tarlasına, çeşit çeşit işlere, hatta ara sıra şehre alışverişe gittiğinde yalnız kalışım bence hiç sorun değildi, ben alışmıştım yalnızlığa. Ama annemin varlığı, büyüklüğü içime öyle bir işlemiş, sırtımı yasladığım bir kaya gibi dimdik dururken, her koşulda beni gözler gözetir içimi ısıtırdı.

Annem çalışmak zorundaydı, ben de küçük bir özveride bulunmakla, halimden şikayetçi olmaksızın, bir şey beklemeden, istemeden, aile yaşamına bir çeşit katkıda bulunduğumu sanırdım. Yok yok pek de yalnız sayılmazdım! Öyle başıboş bir çocuk hiç değildim. Beni, gittiğim her yeri, konuştuğum her şeyi arkadaşlarımı, oyunlarımı bir bir izleyen bir Gülbahar abla vardı, köydeki komşumuz! Öz bir abladan da öte, canımız, ciğerimiz! Ben ona emanettim, o benim her saatimi hatta her saniyemi "radar" denen alet gibi her zaman, her yerde, kollar, gözetirdi, çaktırmadan. Adeta anaç bir gurkun civcivlerini izlediği gibi...

Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786053251408
Boyut:
13,5 x 19,5
Sayfa Sayısı:
232
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe

Arka Kapak Yazısı (Tanıtım Bülteninden)

Annemin; ev işine, ırgatlık tarlasına, çeşit çeşit işlere, hatta ara sıra şehre alışverişe gittiğinde yalnız kalışım bence hiç sorun değildi, ben alışmıştım yalnızlığa. Ama annemin varlığı, büyüklüğü içime öyle bir işlemiş, sırtımı yasladığım bir kaya gibi dimdik dururken, her koşulda beni gözler gözetir içimi ısıtırdı.

Annem çalışmak zorundaydı, ben de küçük bir özveride bulunmakla, halimden şikayetçi olmaksızın, bir şey beklemeden, istemeden, aile yaşamına bir çeşit katkıda bulunduğumu sanırdım. Yok yok pek de yalnız sayılmazdım! Öyle başıboş bir çocuk hiç değildim. Beni, gittiğim her yeri, konuştuğum her şeyi arkadaşlarımı, oyunlarımı bir bir izleyen bir Gülbahar abla vardı, köydeki komşumuz! Öz bir abladan da öte, canımız, ciğerimiz! Ben ona emanettim, o benim her saatimi hatta her saniyemi "radar" denen alet gibi her zaman, her yerde, kollar, gözetirdi, çaktırmadan. Adeta anaç bir gurkun civcivlerini izlediği gibi...

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat