Bu işlem için üye girişi yapmanız gerekiyor
Kabe'ye Mektuplar Muhyiddin İbn Arabi (Ebû Bekir Muhammed b. Ali)

Kabe'ye Mektuplar

İbn Arabî’nin 1204 yılında Kâbe’yi ziyareti sırasında ona hitaben yazdığı sekiz mektubu içeren Tâcü’r-resâil ve minhâcü’l-vesâil adlı eseri Türkçede ilk defa okuyucuyla buluşuyor. Harika tasvirleriyle, içinde bulunulan...
Stokta var
Kargo Ücreti: 60,00 TL
indirimli
85,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 11,14TL
Havale/EFT ile: 83,30TL
9786258314281
1289782
Kabe'ye Mektuplar
Kabe'ye Mektuplar
85.00

İbn Arabî’nin 1204 yılında Kâbe’yi ziyareti sırasında ona hitaben yazdığı sekiz mektubu içeren Tâcü’r-resâil ve minhâcü’l-vesâil adlı eseri Türkçede ilk defa okuyucuyla buluşuyor. Harika tasvirleriyle, içinde bulunulan mekânı tam bir şekilde resmetmesiyle dilin tüm imkânlarının sergilendiği bu eşsiz yapıtın belki de en büyük özelliği,sevgiye ve aşka dair yazılmış en muhteşem eserlerden biri olmasıdır

“Ey güzel Kâbe ve yağmur bulutlu bahçe! Sende,seni var edene yalvardım,seni bir kılandan istedim.

Gayretlerim düzgün olursa sırlar birleşir, gökyüzü apaçık olur ve nur ışıkları yanar. Gecenin karanlığını zırh gibi kuşanıp Allah ismiyle ayağa kalktım ve dedim: Ey Allah! Zelil olan senin sayende aziz olur,rehber yolunu bulur, yol aydınlanır.

Bu Kâbe’yi diktin ve gönülleri oraya akıttın. [...]

Nefsim sana feda olsun ey güzel Kâbe! Gönlümdeki aşk adına! Azalarımı uyuşturan tutku adına! Yüreğim sana kara sevdalıdır. Kalbim sende kendinden geçer. Nutkum seninle tutulmuştur. Hatıram seninle hayrettedir. Senin bahçende kokunu hissedebilir miyim? Bana haber ver,seni müşahede etmeliyim. Bana öğret, biriciğim.

Sır açıldı ve perde yırtıldı. Haber yayıldı ve dağıldı. Denildi ki: Ârif, Hicir’de mecnun oldu. Bir ibadet menziline âşık oldu.”

Kitabın Özellikleri
Stok Kodu:
9786258314281
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
86
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024-06
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe

İbn Arabî’nin 1204 yılında Kâbe’yi ziyareti sırasında ona hitaben yazdığı sekiz mektubu içeren Tâcü’r-resâil ve minhâcü’l-vesâil adlı eseri Türkçede ilk defa okuyucuyla buluşuyor. Harika tasvirleriyle, içinde bulunulan mekânı tam bir şekilde resmetmesiyle dilin tüm imkânlarının sergilendiği bu eşsiz yapıtın belki de en büyük özelliği,sevgiye ve aşka dair yazılmış en muhteşem eserlerden biri olmasıdır

“Ey güzel Kâbe ve yağmur bulutlu bahçe! Sende,seni var edene yalvardım,seni bir kılandan istedim.

Gayretlerim düzgün olursa sırlar birleşir, gökyüzü apaçık olur ve nur ışıkları yanar. Gecenin karanlığını zırh gibi kuşanıp Allah ismiyle ayağa kalktım ve dedim: Ey Allah! Zelil olan senin sayende aziz olur,rehber yolunu bulur, yol aydınlanır.

Bu Kâbe’yi diktin ve gönülleri oraya akıttın. [...]

Nefsim sana feda olsun ey güzel Kâbe! Gönlümdeki aşk adına! Azalarımı uyuşturan tutku adına! Yüreğim sana kara sevdalıdır. Kalbim sende kendinden geçer. Nutkum seninle tutulmuştur. Hatıram seninle hayrettedir. Senin bahçende kokunu hissedebilir miyim? Bana haber ver,seni müşahede etmeliyim. Bana öğret, biriciğim.

Sır açıldı ve perde yırtıldı. Haber yayıldı ve dağıldı. Denildi ki: Ârif, Hicir’de mecnun oldu. Bir ibadet menziline âşık oldu.”

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat