Hakka Sığındık (Günümüz Türkçesiyle) Hüseyin Rahmi Gürpınar

Hakka Sığındık - Günümüz Türkçesiyle

Yangın gündüz yandı, gece yandı, ertesi günü oldu, hâlâ yanıyordu. Biz İstanbul'da hiç ev kalmadı zannettik. Çünkü etrafımız göz alabildiği kadar virane olmuştu. Yalnız bacalar gözüküyor, her yandan dumanlar tütüyordu....
Stokta var
Kargo Ücreti: 45,00 TL
indirimli
36,72TL
Taksitli fiyat: 9 x 4,67TL
9789750754012
1173611
Hakka Sığındık - Günümüz Türkçesiyle
Hakka Sığındık - Günümüz Türkçesiyle
36.72

Yangın gündüz yandı, gece yandı, ertesi günü oldu, hâlâ yanıyordu. Biz İstanbul'da hiç ev kalmadı zannettik. Çünkü etrafımız göz alabildiği kadar virane olmuştu. Yalnız bacalar gözüküyor, her yandan dumanlar tütüyordu. Bilmiyoruz kaç saat olmuştu, biz hiçbir şey yememiştik. Evde babamızın getirdiği pastırmalar, peynirler, tereyağları, kuru üzümler, incirler vardı. Hepsi, hepsi yandı efendim.


“Çocukluğumu, delikanlılığımı ve kırkına merdiven dayayan yaşımı kitaplarında toplayan bir yazıcı olduğu için onu, şu veya bu düşüncenin dışında tabiatın bir görünüşünü sever gibi severim... Bugün kaç yaşındadır, bilmiyorum. Ancak bir büyük yazıcının ara sıra kutlulanması yaşına bağlıysa, bu yaşa nasıl olsa çoktan gelmiş olduğunu sanıyorum. Ve yine sanıyorum ki halkın en çok okuduğu bir büyük artisti kutlulamakta geç bile kalınmıştır.”
Nâzım Hikmet


Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın polisiye ve gizem unsurlarını başarıyla birleştirdiği büyük romanı Hakka Sığındık, savaşların, yangınların, İspanyol gribi salgınının ve savaş fırsatçılarının ortasında kalmış çare- siz bir halkın hikâyesi. Yazarın hep gülümseyen ve gülümseten satırlarının ardına dikkatli baktığımızda, orada hep bir dramın da saklı olduğunu görürüz. Hakka Sığındık'ta bu dram saklanmıyor, en gerçek haliyle yüzümüze çarpıyor.



(Tanıtım Bülteninden)


Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9789750754012
Boyut:
12,5 x 19,5
Sayfa Sayısı:
152
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe

Yangın gündüz yandı, gece yandı, ertesi günü oldu, hâlâ yanıyordu. Biz İstanbul'da hiç ev kalmadı zannettik. Çünkü etrafımız göz alabildiği kadar virane olmuştu. Yalnız bacalar gözüküyor, her yandan dumanlar tütüyordu. Bilmiyoruz kaç saat olmuştu, biz hiçbir şey yememiştik. Evde babamızın getirdiği pastırmalar, peynirler, tereyağları, kuru üzümler, incirler vardı. Hepsi, hepsi yandı efendim.


“Çocukluğumu, delikanlılığımı ve kırkına merdiven dayayan yaşımı kitaplarında toplayan bir yazıcı olduğu için onu, şu veya bu düşüncenin dışında tabiatın bir görünüşünü sever gibi severim... Bugün kaç yaşındadır, bilmiyorum. Ancak bir büyük yazıcının ara sıra kutlulanması yaşına bağlıysa, bu yaşa nasıl olsa çoktan gelmiş olduğunu sanıyorum. Ve yine sanıyorum ki halkın en çok okuduğu bir büyük artisti kutlulamakta geç bile kalınmıştır.”
Nâzım Hikmet


Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın polisiye ve gizem unsurlarını başarıyla birleştirdiği büyük romanı Hakka Sığındık, savaşların, yangınların, İspanyol gribi salgınının ve savaş fırsatçılarının ortasında kalmış çare- siz bir halkın hikâyesi. Yazarın hep gülümseyen ve gülümseten satırlarının ardına dikkatli baktığımızda, orada hep bir dramın da saklı olduğunu görürüz. Hakka Sığındık'ta bu dram saklanmıyor, en gerçek haliyle yüzümüze çarpıyor.



(Tanıtım Bülteninden)


Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat