Kan Kokan Topraklar Hasan Murat

Kan Kokan Topraklar

Dede Yusuf silahına sımsıkı sarılmıştı, onunla bir bütün gibiydi ama göz bebeklerindeki canlılık yavaş yavaş kayboluyordu. Bakışlarının puslanmasına rağmen Yüzbaşı Sadık'ı tanıdı. Gülümsedi, derince bir nefes aldı ve zor da...
9786053075547
1198915
Kan Kokan Topraklar
Kan Kokan Topraklar
89.10

Dede Yusuf silahına sımsıkı sarılmıştı, onunla bir bütün gibiydi ama göz bebeklerindeki canlılık yavaş yavaş kayboluyordu. Bakışlarının puslanmasına rağmen Yüzbaşı Sadık'ı tanıdı. Gülümsedi, derince bir nefes aldı ve zor da olsa konuştu: Emrettiğiniz gibi tepeyi ele geçirdik komutanım. Yüzbaşı Sadık, askerinin alnından öptü. Hani hayat bazı şeyleri hiç unutturmazdı ya bizlere, işte Yüzbaşı Sadık da hayatı boyunca hiç unutamayacağı bir anı yaşıyordu: Kahraman askerim benim, senden de bu beklenirdi zaten. Yüzbaşı Sadık, avazı çıktığı kadar haykırmak istiyordu. Gurur duy ey vatan demek istiyordu. Varlığını canımızdan aziz bildik, düşünmeden düştük toprağına. Sen yeter ki sağ ol demek istiyordu ama boğazına dolanan kelimelerin çıkmasına imkân yoktu. Yusuf'u sonsuzluk çağırıyordu. Yüzbaşı Sadık ise askerini hıçkırıklarıyla uğurluyordu. Hıçkırıkları öylesine şiddetliydi ki bedeniyle birlikte dağlar bile sarsılıyordu.





(Tanıtım Bülteninden)




Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786053075547
Boyut:
13,5 x 21
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018
Kapak Türü:
İnce Kapak

Dede Yusuf silahına sımsıkı sarılmıştı, onunla bir bütün gibiydi ama göz bebeklerindeki canlılık yavaş yavaş kayboluyordu. Bakışlarının puslanmasına rağmen Yüzbaşı Sadık'ı tanıdı. Gülümsedi, derince bir nefes aldı ve zor da olsa konuştu: Emrettiğiniz gibi tepeyi ele geçirdik komutanım. Yüzbaşı Sadık, askerinin alnından öptü. Hani hayat bazı şeyleri hiç unutturmazdı ya bizlere, işte Yüzbaşı Sadık da hayatı boyunca hiç unutamayacağı bir anı yaşıyordu: Kahraman askerim benim, senden de bu beklenirdi zaten. Yüzbaşı Sadık, avazı çıktığı kadar haykırmak istiyordu. Gurur duy ey vatan demek istiyordu. Varlığını canımızdan aziz bildik, düşünmeden düştük toprağına. Sen yeter ki sağ ol demek istiyordu ama boğazına dolanan kelimelerin çıkmasına imkân yoktu. Yusuf'u sonsuzluk çağırıyordu. Yüzbaşı Sadık ise askerini hıçkırıklarıyla uğurluyordu. Hıçkırıkları öylesine şiddetliydi ki bedeniyle birlikte dağlar bile sarsılıyordu.





(Tanıtım Bülteninden)




Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat