Harab Abad Özer Şenödeyici

Harab-Abad Osmanlı Şiiri Üzerine Düşünceler

“Harab”, yıkık dökük, viran; kendinden geçmiş gibi anlamlara gelir. “Abad” ise onun tam tersine mamur, bayındır manalarını ihtiva eder. Aynı zamanda bir sözcüğe eklendiğinde onun çok bulunduğu yeri ifade eder. Örneğin...
9786056919060
993083
Harab-Abad
Harab-Abad Osmanlı Şiiri Üzerine Düşünceler
38.22

“Harab”, yıkık dökük, viran; kendinden geçmiş gibi anlamlara gelir. “Abad” ise onun tam tersine mamur, bayındır manalarını ihtiva eder. Aynı zamanda bir sözcüğe eklendiğinde onun çok bulunduğu yeri ifade eder. Örneğin şems-âbâd, güneşi bol olan yer; feyz abad suyu bol, feyizli yer anlamlarını taşır. Harab abad ise, her yerin harap olduğu bir mekanı niteler. Ancak sözcüğün içinde gizliden gizliye bir mamurluk vardır. Bu sözcük, benim dünyamda klasik şiirimizin günümüz perspektifinden görünümüne tercüman olur.


Nesimi subh ile hayat bulan gül bahçesine sonbahar ermiş, tazelik ve güzellik yavaş yavaş kemalden zevale intikal etmiştir. Ancak bülbüller gülün soluşundan duydukları üzüntüyle figana devam etmektedirler. O bahçe metruktur, harap olmuştur. Ama diğer yandan onun güzelliğine hala ilgi duyan ve onu tanımak isteyenler mevcuttur. İşte o harap bahçe, gönülleri abat etmeyi sürdürmektedir. Ben de bu yüzden eski şiirimize yeni dünyanın penceresinden baktığım denemelerime “Harab abad” ismini uygun gördüm.



(Tanıtım Bülteninden)


Kitabın Özellikleri
Stok Kodu:
9786056919060
Boyut:
13,5 x 21
Sayfa Sayısı:
112
Basım Yeri:
Çorum
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2019
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategoriler:

“Harab”, yıkık dökük, viran; kendinden geçmiş gibi anlamlara gelir. “Abad” ise onun tam tersine mamur, bayındır manalarını ihtiva eder. Aynı zamanda bir sözcüğe eklendiğinde onun çok bulunduğu yeri ifade eder. Örneğin şems-âbâd, güneşi bol olan yer; feyz abad suyu bol, feyizli yer anlamlarını taşır. Harab abad ise, her yerin harap olduğu bir mekanı niteler. Ancak sözcüğün içinde gizliden gizliye bir mamurluk vardır. Bu sözcük, benim dünyamda klasik şiirimizin günümüz perspektifinden görünümüne tercüman olur.


Nesimi subh ile hayat bulan gül bahçesine sonbahar ermiş, tazelik ve güzellik yavaş yavaş kemalden zevale intikal etmiştir. Ancak bülbüller gülün soluşundan duydukları üzüntüyle figana devam etmektedirler. O bahçe metruktur, harap olmuştur. Ama diğer yandan onun güzelliğine hala ilgi duyan ve onu tanımak isteyenler mevcuttur. İşte o harap bahçe, gönülleri abat etmeyi sürdürmektedir. Ben de bu yüzden eski şiirimize yeni dünyanın penceresinden baktığım denemelerime “Harab abad” ismini uygun gördüm.



(Tanıtım Bülteninden)


Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat