Gökçadırda Bir Seyirlik Gazanfer Eryüksel

Gökçadırda Bir Seyirlik

Çocukluğumun en çın çınlı resimleri, babamla yaptığımız tramvaygezilerinin alt beyne çökmüş görüntüleriydi... Pazar günlerinin,ama çokluk ilkyaz ve yaz güneşinin bol ışığında tabedilmiş o resimlerinbunca zaman solmadan...
9786257352741
1165003
Gökçadırda Bir Seyirlik
Gökçadırda Bir Seyirlik
71.50

Çocukluğumun en çın çınlı resimleri, babamla yaptığımız tramvaygezilerinin alt beyne çökmüş görüntüleriydi... Pazar günlerinin,
ama çokluk ilkyaz ve yaz güneşinin bol ışığında tabedilmiş o resimlerinbunca zaman solmadan saklanması çocuk belleğinin bir
mucizesi olmalıydı...


O kent, tarihinin “Latin İstilası”ndan sonra en acımasız istilasınıyaşadığının hiç farkında değildi... Belki de kent farkındaydı da, biz
o vahim yağmayı çok geç fark etmiştik...


Bir dünya ve kültürler başkenti İstanbul, varoşlardan gelen kuşatmanınbaskısıyla soluksuz, sur içindeki eski dokuya yapılan
saldırılarla bertilmiş, örselenmişti...


Aradan geçen yaklaşık yarım asrın nasıl geçtiğini ne İstanbul anlayabildi,ne de o kentin yitip giden insanları... Kenti umarsız kılan
kuşatılma duygusu, alt beynimde saklı kalan resimleri de ürkütüyordu...Kentin kültür katları ile gencecik bir beynin bilmeden
biriktirdiği o resimler galerisinin kılcal köklerle birbirlerine dokunmaları,düş ve gerçeğin şimşek, şimşek kanadığı dil yağmurlarına
dönüşüyordu...



(Tanıtım Bülteninden)


Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786257352741
Boyut:
13,5 x 21
Sayfa Sayısı:
72
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategoriler:

Çocukluğumun en çın çınlı resimleri, babamla yaptığımız tramvaygezilerinin alt beyne çökmüş görüntüleriydi... Pazar günlerinin,
ama çokluk ilkyaz ve yaz güneşinin bol ışığında tabedilmiş o resimlerinbunca zaman solmadan saklanması çocuk belleğinin bir
mucizesi olmalıydı...


O kent, tarihinin “Latin İstilası”ndan sonra en acımasız istilasınıyaşadığının hiç farkında değildi... Belki de kent farkındaydı da, biz
o vahim yağmayı çok geç fark etmiştik...


Bir dünya ve kültürler başkenti İstanbul, varoşlardan gelen kuşatmanınbaskısıyla soluksuz, sur içindeki eski dokuya yapılan
saldırılarla bertilmiş, örselenmişti...


Aradan geçen yaklaşık yarım asrın nasıl geçtiğini ne İstanbul anlayabildi,ne de o kentin yitip giden insanları... Kenti umarsız kılan
kuşatılma duygusu, alt beynimde saklı kalan resimleri de ürkütüyordu...Kentin kültür katları ile gencecik bir beynin bilmeden
biriktirdiği o resimler galerisinin kılcal köklerle birbirlerine dokunmaları,düş ve gerçeğin şimşek, şimşek kanadığı dil yağmurlarına
dönüşüyordu...



(Tanıtım Bülteninden)


Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat