İki Kapılı Bir Han'da
“Yine koydum kafamı yastığa.
Yine gözlerim tavanda, kaybettiklerini arıyor.
Tavan değil, zaman tüneli sanki gözlerimgeçen otuz sekiz seneyi sorguya çekiyor.
Hâkim benim, yargıç benim, savcı ben.
Suçlu benim, mahkûm benim, tanık ben.
Taaaaa, aklım başıma geldiğinden berikendimle benim meselem.”
İşte böyle anlatıyor yazar bu kitapta meselesini.Kıvrak bir kalem,içten gelen duygular ve zaman zaman düşündüren,zaman zaman başka alemlere yelken açan bir kitap.Kısacası hepimiz ”İki Kapıda Bir Han'da” değimliyiz dostlar……
(Tanıtım Bülteninden)
“Yine koydum kafamı yastığa.
Yine gözlerim tavanda, kaybettiklerini arıyor.
Tavan değil, zaman tüneli sanki gözlerimgeçen otuz sekiz seneyi sorguya çekiyor.
Hâkim benim, yargıç benim, savcı ben.
Suçlu benim, mahkûm benim, tanık ben.
Taaaaa, aklım başıma geldiğinden berikendimle benim meselem.”
İşte böyle anlatıyor yazar bu kitapta meselesini.Kıvrak bir kalem,içten gelen duygular ve zaman zaman düşündüren,zaman zaman başka alemlere yelken açan bir kitap.Kısacası hepimiz ”İki Kapıda Bir Han'da” değimliyiz dostlar……
(Tanıtım Bülteninden)