Çakıl Taşı Can Ade

Çakıl Taşı

“Mezar taşına bir çakıl taşı bırakmak, ruhlar arası ilişkinin bir gereğiydi, zaman ve mekânın bir önemi yoktu, deha, yetenek ve faziletle cehennemde yaratıcı bir hayat geçirmiş ruh yaşıyordu, ruh ölümsüzdü…”“…Celal...
Kargo Ücreti: 60,00 TL
indirimli
97,50TL
Havale/EFT ile: 95,55TL
9786257085366
1236069
Çakıl Taşı
Çakıl Taşı
97.50

“Mezar taşına bir çakıl taşı bırakmak, ruhlar arası ilişkinin bir gereğiydi, zaman ve mekânın bir önemi yoktu, deha, yetenek ve faziletle cehennemde yaratıcı bir hayat geçirmiş ruh yaşıyordu, ruh ölümsüzdü…”

“…Celal ağabey, sana dair anılarından bahsederken çoğu zaman hüzünlenip gözyaşlarını tutamıyor, güzel anlardan bahsederken de gözlerinin içi gülüyordu. Sohbet o kadar samimi ve içtendi ki, hızlıca akıp giden zaman ikimizin de umurunda değildi. Çocukluğun, gençliğin, sürgün hayatına attığın ilk adımla beraber sırtında kendinle birlikte götürdüğün acıların, hüzünlerin, özlemlerin, ardında bıraktığın acı-tatlı hatıraların masamızın üzerine dağılmıştı. Sıradan bir yazar değil, bir sürgün yazarıydın ve hikâyen herkesin yaşayabileceği bir türden değildi; çünkü sürgün insanı yitmiş insandır, sürgün insanı kendisine ait dünyayı yitirmiş insandır…”

Kitabın Özellikleri
Stok Kodu:
9786257085366
Boyut:
13.5x19.5
Sayfa Sayısı:
192
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe

“Mezar taşına bir çakıl taşı bırakmak, ruhlar arası ilişkinin bir gereğiydi, zaman ve mekânın bir önemi yoktu, deha, yetenek ve faziletle cehennemde yaratıcı bir hayat geçirmiş ruh yaşıyordu, ruh ölümsüzdü…”

“…Celal ağabey, sana dair anılarından bahsederken çoğu zaman hüzünlenip gözyaşlarını tutamıyor, güzel anlardan bahsederken de gözlerinin içi gülüyordu. Sohbet o kadar samimi ve içtendi ki, hızlıca akıp giden zaman ikimizin de umurunda değildi. Çocukluğun, gençliğin, sürgün hayatına attığın ilk adımla beraber sırtında kendinle birlikte götürdüğün acıların, hüzünlerin, özlemlerin, ardında bıraktığın acı-tatlı hatıraların masamızın üzerine dağılmıştı. Sıradan bir yazar değil, bir sürgün yazarıydın ve hikâyen herkesin yaşayabileceği bir türden değildi; çünkü sürgün insanı yitmiş insandır, sürgün insanı kendisine ait dünyayı yitirmiş insandır…”

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat