Bab-ı Ali'den Çiftetelli'ye Türk Medyasının Kartelleşme Öyküsü Canan B

Bab-ı Ali'den Çiftetelli'ye Türk Medyasının Kartelleşme Öyküsü

Canan Barlas'ın yazdığı bu kitap, Türkiye'de gazetecilik mesleğiyle uğraşanların da, gazete okuyanların da son 20-25 yıldır içinde bulundukları fakat farkında olmadıkları bir tabloyu yansıtmaktadır.Canan Barlas, 1969'da başlayan...
9789758618392
1045678
Bab-ı Ali'den Çiftetelli'ye Türk Medyasının Kartelleşme Öyküsü
Bab-ı Ali'den Çiftetelli'ye Türk Medyasının Kartelleşme Öyküsü
24.50

Canan Barlas'ın yazdığı bu kitap, Türkiye'de gazetecilik mesleğiyle uğraşanların da, gazete okuyanların da son 20-25 yıldır içinde bulundukları fakat farkında olmadıkları bir tabloyu yansıtmaktadır.
Canan Barlas, 1969'da başlayan meslek emekçiliği ile olayları içinden yaşadı ve bu kitapta bunların hepsini, tanık olduğu olaylarla sergilemeye çalıştı. Kitabı okuduğunuz ve sayfalarını çevirdiğiniz zaman, bütün bu gelişmelerin sonunda içinde bulunduğumuz günlere nasıl dayandığını, kişisel gibi görünen kavgaların nasıl sistemi bozan büyük aksaklıkların kökeninde bulunduğunu gayet iyi görecektir.
Bu sadece basın çalışanlarının sermaye karşısındaki özgürlüğünü, özerkliğini ifade eden bir mücadele değil. Bu aynı zamanda toplum olarak medyanın ya da basının devlet karşısında, devlet baskısı karşısında, siyasetçiler karşısındaki özgürlüğünün ve özerkliğinin yok olmasının hikayesi.



(Tanıtım Bülteninden)


Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9789758618392
Boyut:
13,5 x 21
Sayfa Sayısı:
126
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2002
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe

Canan Barlas'ın yazdığı bu kitap, Türkiye'de gazetecilik mesleğiyle uğraşanların da, gazete okuyanların da son 20-25 yıldır içinde bulundukları fakat farkında olmadıkları bir tabloyu yansıtmaktadır.
Canan Barlas, 1969'da başlayan meslek emekçiliği ile olayları içinden yaşadı ve bu kitapta bunların hepsini, tanık olduğu olaylarla sergilemeye çalıştı. Kitabı okuduğunuz ve sayfalarını çevirdiğiniz zaman, bütün bu gelişmelerin sonunda içinde bulunduğumuz günlere nasıl dayandığını, kişisel gibi görünen kavgaların nasıl sistemi bozan büyük aksaklıkların kökeninde bulunduğunu gayet iyi görecektir.
Bu sadece basın çalışanlarının sermaye karşısındaki özgürlüğünü, özerkliğini ifade eden bir mücadele değil. Bu aynı zamanda toplum olarak medyanın ya da basının devlet karşısında, devlet baskısı karşısında, siyasetçiler karşısındaki özgürlüğünün ve özerkliğinin yok olmasının hikayesi.



(Tanıtım Bülteninden)


Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat