Bir Ayşe Hikayesi Ayşe Beybiroğlu

Bir Ayşe Hikayesi

Yeryüzü suskundu sanki o gün... Çıt yoktu... Sessizliğin sesi bile kısılmıştı.. İlk defa tüm canlılar da benim Sessizliğime eslik ediyor gibiydi. Açılmak istemeyen göz kapaklarımı araladığımda endişeli gözlerle beni seyre dalan...
Stokta var
Kargo Ücreti: 45,00 TL
indirimli
90,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 11,45TL
9786257009072
1000098
Bir Ayşe Hikayesi
Bir Ayşe Hikayesi
90.00

Yeryüzü suskundu sanki o gün... Çıt yoktu... Sessizliğin sesi bile kısılmıştı.. İlk defa tüm canlılar da benim Sessizliğime eslik ediyor gibiydi. Açılmak istemeyen göz kapaklarımı araladığımda endişeli gözlerle beni seyre dalan annemin belirsiz silueti ile anlık görmeler yaşadım. Söze gerek yok, belli ki bu defa daha farklı bir durum vardı, annemin yüzü bunu söylüyordu... Bitap bir şekilde tekrar kapandı göz kapaklarım. Sanırım o da kötü sürprizlerden bezmişti. Tekrar açıldığındaki manzarayı görmemem için saklıyor, koruyor gibiydi beni... Puva tedavisi sonrası fenalaşmışım ve ağır yanık sebebi ile acilen yattığım hastaneye ulaştırılmışım. Tüm bedenim, bir kısmi yanmış, küle dönmeden sönmüş odun parçaları gibiydi. Kımıldamadan öylesine yatıyordum. Hissettiğim acıyı tarif edecek bir kelime var mıydı acaba lugatlerde...


Ben bulamadım...


Yaklaşık bir ay hastanede bu şekilde tedavi gördüm, ilk on beş günü hatırlayamıyorum. Pansuman yapıldığında ki ağrıyı hissetmemem için de uyutuyorlardı sürekli... Her dalışımda hayatımı tekrar yaşıyor gibiydim... Bir anda önüme düşen görüntülerle ben tekrar tekrar kendimi seyrediyordum... Ne çok şey yaşamıştım... Ve kim bilir daha neler yaşayacaktık? Hastaneler yabancısı olduğum yerler değildi, ama bu son yatışım hayatım boyunca unutamayacağım birçok izleri de hikâyeme dâhil etti.



(Tanıtım Bülteninden)


Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786257009072
Boyut:
13,5 x 21
Sayfa Sayısı:
104
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2019
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe

Yeryüzü suskundu sanki o gün... Çıt yoktu... Sessizliğin sesi bile kısılmıştı.. İlk defa tüm canlılar da benim Sessizliğime eslik ediyor gibiydi. Açılmak istemeyen göz kapaklarımı araladığımda endişeli gözlerle beni seyre dalan annemin belirsiz silueti ile anlık görmeler yaşadım. Söze gerek yok, belli ki bu defa daha farklı bir durum vardı, annemin yüzü bunu söylüyordu... Bitap bir şekilde tekrar kapandı göz kapaklarım. Sanırım o da kötü sürprizlerden bezmişti. Tekrar açıldığındaki manzarayı görmemem için saklıyor, koruyor gibiydi beni... Puva tedavisi sonrası fenalaşmışım ve ağır yanık sebebi ile acilen yattığım hastaneye ulaştırılmışım. Tüm bedenim, bir kısmi yanmış, küle dönmeden sönmüş odun parçaları gibiydi. Kımıldamadan öylesine yatıyordum. Hissettiğim acıyı tarif edecek bir kelime var mıydı acaba lugatlerde...


Ben bulamadım...


Yaklaşık bir ay hastanede bu şekilde tedavi gördüm, ilk on beş günü hatırlayamıyorum. Pansuman yapıldığında ki ağrıyı hissetmemem için de uyutuyorlardı sürekli... Her dalışımda hayatımı tekrar yaşıyor gibiydim... Bir anda önüme düşen görüntülerle ben tekrar tekrar kendimi seyrediyordum... Ne çok şey yaşamıştım... Ve kim bilir daha neler yaşayacaktık? Hastaneler yabancısı olduğum yerler değildi, ama bu son yatışım hayatım boyunca unutamayacağım birçok izleri de hikâyeme dâhil etti.



(Tanıtım Bülteninden)


Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat