Platon'dan Salisburyli John'a Devlet Adamı Ahmet Umut Hacıfevzioğlu

Platondan Salisburyli Johna Devlet Adamı

Pleonexia, yani hep daha fazlası için duyulan açlık bir toplumda yaşanan bütün kötülüğün kaynağıdır ve tutkularını aklı ile kontrol edemeyen siyaset adamları Aristoteles'in işaret ettiği gibi akratik karakter özelliği taşırlar....
Stokta var
Kargo Ücreti: 45,00 TL
indirimli
45,50TL
Taksitli fiyat: 9 x 5,79TL
9786053239499
869840
Platondan Salisburyli Johna Devlet Adamı
Platondan Salisburyli Johna Devlet Adamı
45.50

Pleonexia, yani hep daha fazlası için duyulan açlık bir toplumda yaşanan bütün kötülüğün kaynağıdır ve tutkularını aklı ile kontrol edemeyen siyaset adamları Aristoteles'in işaret ettiği gibi akratik karakter özelliği taşırlar. Güçten yoksunluk, kişinin kendine egemen olamaması, yapması gereken şeyi yapamaması, tutkularını dizginleyememesi durumunu ifade eden akrasia, bir karakter (heksis) özelliğidir ve Aristoteles'e göre kimi siyaset adamları adil iken, kimileri de akratik karakter özelliği taşır. Özellikle akratik karakter özelliği taşıyan siyaset adamlarının güç ve yetkilerinin orantısız büyütülmesi, devlet yönetiminde kibir, keyfiliğin egemen olmasına kapı aralar. Gücü isteme ve gücü elde ettiğinde daha fazlasını isteme tutkusu, gerek siyaset adamlarının gerekse de devlet bürokrasisi içinde sorumluluk alan kamu görevlilerinin yozlaşmasına neden olurken, siyaset adamlarının ve bürokratların adalet de dahil olmak üzere var olan tüm siyasal kurum ve kavramları araçsallaştırmaları kaçınılmaz olur. Diğer bir ifadeyle demokrasi, temel haklar, özgürlük, adalet gibi kavramlar ve topluma adaleti gözeterek hizmet etmesi beklenen kurumlar, hatta bizzat insanın kendisi güç isteminin aracına dönüşürken akıl da tutkuların tatmininin aracı kılınmış olur ve insan da artık bir kendinde amaç olmaktan çıkarak bir araç halini alır. Düşünen, sorgulayan, tercihlerinde etik ilkeleri dikkate alan, kısaca etkin bir özne olmaya çabalayan insanın yerini edilgen bir nesne konumuna indirgenen insanın aldığı bir toplumdaysa kişiden beklenen bilgiye dayalı bir uzmanlaşma, ehliyet, liyakat ya da ortak iyi adına özgürce düşüncesini ifade etmesi değil, sadakattir. Liderine sadakat gösteren siyasal aktör ya da kamu yöneticisi, Salisburyli John'un işaret ettiği gibi sadakatiyle liderin gücünden kendine güç devşirmeye çalışır


(Tanıtım Bülteninden)

Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Medya Cinsi:
Ciltsiz
Stok Kodu:
9786053239499
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
278
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2017
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategoriler:

Pleonexia, yani hep daha fazlası için duyulan açlık bir toplumda yaşanan bütün kötülüğün kaynağıdır ve tutkularını aklı ile kontrol edemeyen siyaset adamları Aristoteles'in işaret ettiği gibi akratik karakter özelliği taşırlar. Güçten yoksunluk, kişinin kendine egemen olamaması, yapması gereken şeyi yapamaması, tutkularını dizginleyememesi durumunu ifade eden akrasia, bir karakter (heksis) özelliğidir ve Aristoteles'e göre kimi siyaset adamları adil iken, kimileri de akratik karakter özelliği taşır. Özellikle akratik karakter özelliği taşıyan siyaset adamlarının güç ve yetkilerinin orantısız büyütülmesi, devlet yönetiminde kibir, keyfiliğin egemen olmasına kapı aralar. Gücü isteme ve gücü elde ettiğinde daha fazlasını isteme tutkusu, gerek siyaset adamlarının gerekse de devlet bürokrasisi içinde sorumluluk alan kamu görevlilerinin yozlaşmasına neden olurken, siyaset adamlarının ve bürokratların adalet de dahil olmak üzere var olan tüm siyasal kurum ve kavramları araçsallaştırmaları kaçınılmaz olur. Diğer bir ifadeyle demokrasi, temel haklar, özgürlük, adalet gibi kavramlar ve topluma adaleti gözeterek hizmet etmesi beklenen kurumlar, hatta bizzat insanın kendisi güç isteminin aracına dönüşürken akıl da tutkuların tatmininin aracı kılınmış olur ve insan da artık bir kendinde amaç olmaktan çıkarak bir araç halini alır. Düşünen, sorgulayan, tercihlerinde etik ilkeleri dikkate alan, kısaca etkin bir özne olmaya çabalayan insanın yerini edilgen bir nesne konumuna indirgenen insanın aldığı bir toplumdaysa kişiden beklenen bilgiye dayalı bir uzmanlaşma, ehliyet, liyakat ya da ortak iyi adına özgürce düşüncesini ifade etmesi değil, sadakattir. Liderine sadakat gösteren siyasal aktör ya da kamu yöneticisi, Salisburyli John'un işaret ettiği gibi sadakatiyle liderin gücünden kendine güç devşirmeye çalışır


(Tanıtım Bülteninden)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat